Çocuğunuz Okula mı Başlıyor ?
Çocuğun yaşı kaç olursa olsun, yeni okul yılına başlıyor olmak heyecanlı bir süreçtir. Özellikle çocuk okul hayatına ilk defa adım atıyorsa ya da anaokulundan ilkokula geçiş yapıyorsa bu süreç hem çocuk hem ebeveynler için heyecanlı olmanın yanı sıra kaygı da uyandırabilir. Okula başlayış sürecini biraz daha rahatlatmak adına bazı noktalara dikkat etmekte fayda vardır; 1. Öncelikle, okula yeni başlayan bir çocuk kendi ve aile bireylerinin ad ve soyadını, kendi doğum tarihini, anne-baba mesleklerini, yaşadığı yerle ilgili bazı şeyleri (semt, site ismi vb.) biliyor olarak okula gitmelidir. Bu bilgiler, birçok kişiyle aynı anda tanışmak üzere olan çocuğa, kendisinin kim olduğuyla ilgili güven ve aidiyet hissi verecek ve olası sorular karşısında cevap verebilmesini sağlayacaktır. 2. Sabah okula mutlaka zamanında gidilmelidir; çocuk yeni bir ortama girdiği anda farklı olarak göze batmak istemez. Kendinden önce gitmiş çocuklar, ortama adapte olmuş ve ne yapacaklarını biliyorlar gibi görünür. Bu da, geç giden çocuğun güveninin sarsılmasına sebep olabilir. Çocuğunuzun okul saati bir önceki yıldan farklıysa, örneğin anaokulunda daha geç başlıyor olabilir, bu değişikliğe ailece adapte olmak adına sabah organize olmak için ekstra zaman ayırmak önemlidir. 3. Okulun ebeveynler için çocuğu bıraktıktan sonra ayrılma kuralı neyse ona uyum gösterin. Duygusal anlar yaşıyor olabilirsiniz, gözyaşlarınız akmak üzere olabilir ama sakin bir şekilde hoşçakal deyip çocuğunuza onu gelip mutlaka alacağınızı hatırlatmanız gerekir. Bazı çocuklar okula bırakılınca artık hep orada kalacaklarını düşünebilirler. Örneğin, akşam için planlanmış bir aktiviteyi hatırlatıp, seni alacağım ve şunu yapacağız (parka gideceğiz, evde kek yapacağız vb.) diyebilirsiniz. 4. Rutinlere mutlaka uyun; çocuk sorun çıkarıyorsa ona hoşçakal demeden okuldan ayrılmayın. Öğretmenler de bu konuda size yardımcı olacaktır. 5. Çocuk ağlarsa bilin ki bu ağlama siz gittikten sonra çok uzun sürmeyecektir. Çocuklar, diğer çocuklar oyun oynarken kenarda oturup bakmak yerine oyuna katılmayı tercih ederler. Bütün gün "çocuğum ağlıyor mu?" diye stres yaşamak yerine okulu arayıp durumuyla ilgili bilgi alabilirsiniz. 6. Çocuğunuz bütün gün okulda eğlenceli vakit geçirmiş olsa bile eve asık suratla gelip, huysuzluk yapabilir. Daha yorucu olan bu yeni yaşama alışması için ona zaman verin. 7. Eve gelir gelmez uyuyakalırsa panik olmayın. Bir süre sonra uyanıp aileye katılacaktır. Yeni programının gerektirdiği enerji sarfına alışması için ona zaman tanıyın. 8. Çocuğu soru bombardımanına tutmayın. Art arda soru cevaplamak yorucu ve sıkıcı olabilir ve aynı zamanda çocuk yaptığı her şeyi, öğle yemeğinde ne yediğini vb. gerçekten hatırlamayabilir. Siz kendi yaptıklarınızdan bahsedin ve aklına geldikçe o da size bir şeyler anlatacaktır. 9. Çocuğunuzun okulda en son yediği yemek üzerinden zaman geçmiş olabilir. Okul çıkışında eve gelene kadar vereceğiniz sağlıklı bir atıştırmalık enerjisini geri kazanmasına yardımcı olacaktır. 10. Şayet çocuk ilk defa bir okul rutinine giriyorsa ya da okul saatleri geçmiş yıla göre ciddi oranda uzadıysa ve çocuk hafta içi spor aktivitelerine katılıyorsa, okulun gerektirdiği yeni enerji düzeyi çocuğu fazlasıyla yorabilir. Bu durumdan olumsuz etkilenmeyecek şekilde diğer aktivitelerini düzenleyin. Gerekiyorsa okul sonrası aktivite saatlerini eğitim-öğretim yılının ilk döneminde azaltın. Ayrıca şu bir gerçektir ki, çocuğu okul çağına gelene kadar ev dışında çalışmayan, zamanını çocuğuyla geçiren anneler için çocuktan ayrılmak daha zor olup, büyük bir boşluk hissi yaratabilir. Annenin buna hazırlıklı olması, özellikle çocuksuz geçireceği ilk günler için kendine aktivite planlaması iyi gelecektir. Bir arkadaşınızla plan yapıp; çocuksuz kahve içmenin, alışveriş yapmanın, animasyon olmayan bir film izlemenin keyfini çıkarmaya çalışabilirsiniz 🙂 Herkes için başarılı ama daha da önemlisi mutlu, huzurlu yeni bir eğitim-öğretim dönemi diliyorum 🙏🏻📚📓✏️🖇✂️
