top of page

Çocuğa Özgüven Nasıl Kazandırılır?

'Özgüven, çocuğunuzun ruhsal sağlığı ve sosyal mutluluğu için ebedi bir pasaporttur.' Dr. Richard Sears

Özgüven, bir çocuğun sağlıklı olmasına bir zemin ve başarılı bir yetişkin olmasındaki en önemli anahtardır çünkü kendi hakkımızda ne hissettiğimizi, hangi yaşta olursak olalım, davranış şeklimizi etkileyen en önemli unsurlardan biridir. Kendiniz ile ilgili çok iyi duygulara sahip olduğunuz zamanları düşünün. Başkalarıyla iyi geçinmek ve onlara karşı iyi duygular beslemek bu zamanlarda daha kolay değil midir? Çocuklarımız da aynı şekilde kendileriyle ilgili iyi düşüncelere sahip oldukları, kısaca özgüvenleri yüksek olduğu zamanlarda çevrelerine karşı daha pozitif bir tavır sergilerler. Psikologların üzerinde çalıştıkları davranış problemlerinin altında yatan faktör sıklıkla özgüven eksikliğidir. Çocuğa özgüven kazandırmak 12 temel davranışa dayanır. Bu davranışları şu şekilde sıralayabiliriz;

1- Bağlı Ebeveyn Yaklaşımı: Kendinizi sık sık kucağa alınan, ağladığında hassas bir şekilde ihtiyacı

giderilen bir bebeğin yerine koyun. Bu bebek nasıl hisseder? Sevildiğini ve değerli olduğunu hisseder.

Zamanlı bir şekilde ihtiyaçlarına cevap vermek bir bebeğin benlik değerinin gelişmesinde en büyük

anahtardır.

2- Kendi Özgüven Duygunuzu Yüksek Tutun: Öncelikle geçmişinizden gelen ve şu anki ebeveynlik

alışkanlıklarınızı etkileyen negatif tecrübeler varsa, bunları çözümlemek için yardım alın. Şayet

özgüven duygusundan yoksun olduğunuzu düşünüyorsanız, bu ebeveynlerinizin yanlış yaklaşımları

sonucunda oluşmuştur. Onların yaptıklarını düşünün. Ailenizin, sizin özgüven duygunuzu yüceltmeye

yarayan davranışlarının bir listesini yapın. Sonra da, ailenizin özgüven duygunuzu alçaltmaya sebep

olan davranışlarının bir listesini yapın. İyi olan davranışların üzerinde durun, bunları siz de uygulayın,

hatta geliştirin ve kötü olanları hayatınızdan çıkarın. Çocuğunuz ve siz bunun faydasını göreceksiniz.

3- Pozitif Bir Ayna Olun: Bir çocuğun kendisiyle ilgili hisleri, kendisiyle ilgili algısından çok başkalarının

onunla ilgili düşünceleri sayesinde oluşur. Çocuklarınıza pozitif imajlar mı yoksa negatif imajlar mı

yansıtıyorsunuz? Onunla birlikte olmanın eğlenceli olduğu hissini, onun fikirlerinin ve arzularının

önemli olduğunu, onun davranışlarının sizi mutlu ettiğini yansıtabiliyor musunuz? Çocuğunuz pozitif

yansımalarla karşılaştığında, kendisi hakkında iyi şeyler düşünmeyi öğrenir.

4- Onunla Oynayın: Oyun esnasında çocuğunuz ve kendiniz hakkında çok şey öğrenirsiniz. Oyun

zamanı çocuğa, sen benim zamanımı hakediyorsun, çünkü sen değerlisin, mesajını verir. Çocukla

oyun oynamak onun özgüven ve başarı duygusunu pekiştirir ve bu da pozitif davranışlar olarak geri

döner. Ayrıca, çocuğun bulduğu veya başlattığı oyunları oynamak önemlidir; çünkü onun fikirlerinin değerli olduğunu destekler.

5- Çocuğunuza İsmiyle Hitap Edin: Çocuğunuza ismiyle hitap ederek insanların isimlerini kullanmanın ve hatırlamanın önemini öğretin. Yetişkinlere isimlerini kullanarak hitap etmeyi öğrenen çocuk,

zamanı geldiğinde, onlardan yardım istemek için de kendinde yeterli özgüveni bulur.

6- 'Taşıma Prensibini' Uygulayın: Çocuğunuzun herhangi bir konudaki yeteneğini destekleyin. Çünkü bu destek çocukta özgüven duygusunu arttıracaktır ve bu sayede başka alanlara da yeteneği

'taşınacaktır.'

7- Çocuğunuzun Başarısına Zemin Hazırlayın: Çocuğun yetenek kazanmasını ve geliştirilmesini

desteklemek disiplinin bir parçasıdır. Fakat itmek ve korumak arasındaki dengeyi iyi ayarlamalısınız.

İkisi de gereklidir. Çocuğunuzu yeteneklerini geliştirmeye itmezseniz, değerli bir özgüven taşını yok

edersiniz. Fakat çocuğunuzu gerçek dışı beklentilerden korumazsanız, yeterlilik duygusu ve

dolayısıyla özgüveni sarsılacaktır. Spor ve sanat gibi kendi başarılı olduğunuz konularda çocuğunuzun

da başarılı olmasını beklemeyin. Çocuğunuza kendi olma konusunda cesaret verin. Çocuk, sevgi ve

kabul görmek için performans sergilemek zorunda olmamalı. Kendi yetenekleriyle, olduğu gibi kabul

edilmelidir. Çocuğunuz için evinizin bir duvarında ismini taşıyan bir onur köşesi yapın ve başarılarını

oriya asın. Özgüveni sarsıldığı zamanlarda, yıllar içindeki başarılarını o duvarda görmek çocuğa iyi

gelecektir.

8- Çocuğunuzun İlişkilerini Yakından Takip Edin: Çocuğunuzun değişik değer yargılarına ve kültüre

sahip insanlarla bir arada olup arkadaş konusunda kendi seçimlerini yapabilmesi oldukça hümanist

bir yaklaşımdır; fakat hayatınızdaki en değerli varlığın seçimlerini tamamen şansa bırakamazsınız.

Çocuğunuzun arkadaşlıklarını takip edin çünkü onun değer yargıları ve kendisiyle ilgili düşünceleri

arkadaşlarının etkisinde kalarak oluşabilir. Çocuğunuzun arkadaşlarını seçmesine izin verin; fakat

ilişkilerini gözlemleyin. Oyundan sonra çocuk huzurlu mu, gergin mi hissediyor? Uyumlu bir

arkadaşlık mı? Baskın olan karakterle daha sakin olan karakteri yan yana getirmek baskın olan, sakin

olanı aşağı değil yukarı çekiyorsa iyidir.

9- Etiketleri Unutun: Çocuğun sürekli herhangi bir sıfatla anılması onun bu sıfatı kendi benlik

duygusuyla birleştirmesine sebep olur ve bu sıfat olmadığı zaman çocuk benlik algısıyla birlikte

özgüvenini de yitirmiş olur. Bu nedenle sıfat negatif de olsa çocuk benlik algısını kaybetmemek için

o sıfatı gerçek kılacak davranışlar sergilemeye devam edebilir.

10- Okulun Çocuğunuzu Nasıl Etkilediğini Gözlemleyin: Bir çocuk özgüven duygusu yüksek olarak

yetiştirilmiş ve ailesine sağlıklı bir bağlılığı varsa, okulda karşılaşacağı değişik akran davranışlarıyla ve

sosyal ortamlarla kolayca başa çıkabilir. Şayet çocuğun özgüveni tam değilse, çocuk zorbalık gibi

davranışları normal görüp mağdur duruma düşebilir.

11- Çocuğunuza Sorumluluklar Verin: Çocuğa evde sorumluluk vermek özgüven duygusunun

yükselmesine ve aile değerlerini özümsemesine yardımcı olacaktır. Ailesine yardım eden çocuk

kendisini değerli hisseder ve enerjisini pozitif bir biçimde kullanmış olur. Sorumluluk verirken kendi

isteğiniz değil, çocuğunuzun ilgisini çeken konularda ona sorumluluk vermeye özen gösterin. 'Sana

özel bir görev vereceğim' dendiğinde çocuk, 'demek ki ben özelim' düşüncesine sahip olur.

12- Çocuğunuzun Duygularını İçe Atmak Yerine İfade Etmesine Yardımcı Olun: Duyguları ifade

etmenin öfke patlamaları yaşamak olmadığını, davranışlarını kontrol ederek duyguları paylaşmak

olduğunu çocuğunuza öğretin. Kendini ifade etmeyen çocuk içine döner. Ayrıca çocuklarınızı

dinlememek onların söyleyeceklerinden çekindiğiniz veya önemsemediğiniz imajını verir ve çocuk

zamanla 'hislerim önemli değilse ben de önemli değilim' şeklinde düşünmeye başlar.

Sonuç olarak; Çocuğunuza gösterdiğiniz ilgi ve sevgi ile duygu ve düşüncelerinin önemli olduğunu hissettirerek, birlikte zaman geçirerek özgüveni yüksek bir birey olarak yetişmesini sağlayabilirsiniz.

Kaynaklar:

Köknar, Ö. (2010). Özgüven Kazanmak, Arkadaş Yayınları, Ankara

Seaman, M. (2005). Herşey Seninle Başlar: Kişisel Kurtuluş Savaşınızı Başlatın, Alfa Yayınları, İstanbul

www.drsears.com

www.recreationaltherapy.com

www.teachingexpertise.com

Bazı Yazılar
Son Yazılar
ArÅŸiv
Etiket ile Ara
Henüz etiket yok.
Takip Edin
  • uz
  • Uz
  • u
  • Uz
bottom of page